18 Ekim günü Çukurca’da 24 Åžehit verdik. Åžehitlerimizden birisi de Ankara YeniÅŸehir Telekom MüdürlüÄŸü YeniÅŸehir Åžebeke Bakım AmirliÄŸinden emekli arkadaşımız Hasan Yılmaz'ın oÄŸlu Yunus Yılmaz’dı.

Yunus YILMAZ’ı 20.Ekim günü Kocatepe camiinde kılınan cenaze namazına  müteakip Pursaklar mezarlığında topraÄŸa vermiÅŸtik.

3.Kasım.2011 Günü Dernek Yönetim Kurulumuz baÅŸsaÄŸlığı amacıyla, ÅŸehidimizin ailesini ziyarete gitti.

Åžehidimiz  Yunus’un babası Hasan YILMAZ ve Annesi Gülhanım YILMAZ, Åžehidimizi yaÅŸadıklarını, olayı öÄŸreniÅŸlerini, halkın ilgisini  anlattılar. Onlar anlattılar biz duygulandık, zaman zaman gözlerimiz doldu, bir ara yönetim kurulu üyelerinden bazıları kendini tutamayarak hıçkırarak aÄŸladılar.

Hasan YILMAZ; “Türk Telekom’a 30 yıl Hizmet verdim. GeçtiÄŸimiz 15 gün boyunca Türk Telekom Yöneticilerinin baÅŸsaÄŸlığına gelmelerini bekledim. CumhurbaÅŸkanı, BaÅŸbakan, Siyasi Partilerin Liderleri geldi Telekom’dan kimse gelmedi… Pek çok kamu KuruluÅŸunun yöneticileri geldi, Türk Telekom yöneticilerinden kimse gelmedi. Her elini uzatana, acaba Türk Telekom Genel Müdürü bu mu diye elimi uzatıyordum. Ama hayal kırıklığına uÄŸruyordum. 30 sene, dile kolay 30 sene hizmet verdim, hiçbir iliÅŸkimiz olmayan Åžekerbank’ın Genel Müdürü, Genel Müdür Yardımcıları baÅŸsaÄŸlığına gelirken, Türk Telekom yöneticilerinin gelmemesi bana çok koydu. Yaralıyım, kurÅŸun yarası almış gibi yaralıyım. 30 senenin karşılığı bu mu olmalıydı. Bundan sonra gelseler  evime almam.” Dedi.

Sonra ilave etti “Yanlış anlaşılmasın sözüm Telekom’un Yöneticilerinedir, mesai arkadaÅŸlarım, çalışanlar, emekliler saÄŸolsunlar hiç yalnız bırakmadılar.”

Bu sözleri dinlerken, gözlerimizde yaÅŸlar birikti. Ne için aÄŸlıyorduk? Åžehidimiz için mi? Åžehidimizin babasının dokunaklı sözleri için mi? Hasan Yılmaz’a yapılan vefasızlık için mi? O vefasızlık, Türk Telekom’dan, bir teÅŸekkür yazısı, bir ÅŸilt verilmeden gönderilen onbinlere yapılan vefasızlığı hatırlattığı için mi?Muhtemelen hepsinin payı vardı göz yaÅŸlarımızda.

Utandık! Sanki Hasan YILMAZ’ı unutan bizdik. Sanki vefasızlığı gösteren bizdik. Türk Telekom yöneticileri orada olsaydı. Dinleselerdi Hasan YILMAZ’ı,  bizim kadar utanırlar mıydı? Bilmiyoruz…

Geveledik. “Åžimdiki Yöneticiler Türk Telekom geleneÄŸinden gelmiyorlar.”… Dedik. Hasan YILMAZ’ı teskin etmek için yalan da söyledik. “ Üst Yönetimde hiç Telekomcu*  yok”.  

Ve ilave ettik; “Evet adımız Telekomcular DerneÄŸi. Ama hiçbirimiz Türk Telekom’da çalışmıyoruz. 2006’dan önceki Telekomcu ruhunu korumak, birlik beraberliÄŸini sürdürmek amacıyla bu derneÄŸi kurduk.”

Åžehidimizin Annesi Gülhanım YILMAZ, bitiÅŸik odaya geçerek Yunus YILMAZ’ın fotoÄŸraflarını getirdi. Yunus’u nasıl yetiÅŸtirdiÄŸini anlattı. Ailenin bütün çocuklarının askerliÄŸini GüneydoÄŸuda yaptığını hatırlattıktan sonra, bizim cevabını vermemiz mümkün olmayan ÅŸu soruyu yöneltti: “Siyasetçilerin, Milletvekillerin, omuzu kalabalıkların, çocukları niye oraya askere gitmiyorlar”

Hasan YILMAZ kendisine baÅŸsaÄŸlığına gelen milletvekillerine; “Siz söyleyemezsiniz ama hiç olmazsa benim  söylediÄŸimi ifade ederek TBMM kürsüsünden O 36 vekile deyin ki; Åžehit Babası,devletten aldıkları maaÅŸ zehir zıkkım olsun, haram olsun. Bu devletin, bu milletin parası o 36 milletvekiline haram olsun, diyor” dediÄŸini ifade etti.

Bu arada dualarımızı ettik, Fatihalarımızı okuduk.

Hasan ve GülhanımYILMAZ’a, bir emirleri olup olmadığını sorarak veda ettik.

Allah yolunda öldürülenlere "ölüler"" demeyin. Bilakis onlar diridirler, lakin siz anlayamazsınız. (Bakara/154)

* Evet Türk Telekom üst Yönetiminde birkaç tane Telekom kökenli yönetici var. Ama çocuÄŸu ÅŸehit olan eski bir personeli taziyeye gitmiyorlarsa , Onlarda Telekomcu ruhunun kaldığından bahsedilebilir mi. Dolayısıyla söylediÄŸimiz yalan sayılmaz.