Fazlı KÖKSAL
Türk(!) Telekom Grubu 2016 yılında 724 Milyon TL zarar etti...
Bu haber, birkaç küçük gazete dışında medyada yer almadı...
Hiçbir köÅŸe yazarı bu konuda kalem oynatmadı...
EÄŸer o zarar Türk Telekom'un kamuya ait olduÄŸu dönemde gerçekleÅŸseydi; Kamunun iÅŸletmecilik yapamadığı, ÖzelleÅŸtirmenin ne kadar zorunlu olduÄŸu, özelleÅŸtirmeye karşı çıkanların vatan haini olduÄŸu konusunda ne yazılar döktürülürdü...
Medyada Türk Telekom aleyhine haber çıkmaz/çıkamaz.. Çünkü medyanın en büyük gelir kaynağı reklamdır... Türk Telekom da Türkiye'nin en büyük reklam verenidir...
Parayı verir, düdüÄŸü çalar...
Biz de kendimiz söyler, kendimiz aÄŸlarız...
Türk Telekom 2016 yılsonu Finansal ve Operasyonel sonuçlarının 10 Sayfalık bir basın açıklamasıyla kamuoyuna duyurdu[i]. Bu basın açıklamasında, ağırlıklı olarak, abone sayısındaki artış ve buna paralel gelirdeki arışa dayalı bir baÅŸarı (!) hikayesi anlatılmasına, Tek çatı altında alınan mükemmel sonuçlardan bahsedilmesine karşılık, Türk Telekom’un 724 Milyon Zarar ettiÄŸine bir cümle ile de olsa yer veriliyordu. Basın açıklaması ekli Finansal Tablolarda da Türk Telekom’un hal-i pür melali bütün açıklığı ile gözüküyordu.
Ama ne ilginçtir, hemen hemen tüm yayın organları Telekom’un Bilançosu ile ilgili haberi “2016 Yılı Türk Telekom İçin Çok BaÅŸarılı geçti” baÅŸlığı ile verdi… Zarardan hiç bahsetmedi.
Yani medya Türk Telekom kadar bile cesur/dürüst olamadı…
Madem Türk Telekom’un 2016 yılı zararını kimse dile getirmedi, zararın nedenleri üzerinde kimse durmadı, kimse bilançolarını deÄŸerlendirmek zahmetine katlanmadı, o iÅŸi üstlenmek boynumuza borç oldu… O iÅŸte baÅŸa düÅŸtü…
Türk Telekom’un zarar etmesi, Telekom’un iç yüzünü bilen bizler için sürpriz olmadı…
2001 Yılında Türk Telekom’un %30’unun ÖzelleÅŸtirilmesine iliÅŸkin kanun TBMM tarafından kabul edildiÄŸinde DENETDE (Devlet Denetim Elemanları DerneÄŸi) Genel BaÅŸkanı sıfatıyla, O tarihteki CumhurbaÅŸkanına hitaben bir yazı yazarak özelleÅŸtirmenin sakıncalarını anlatmış ve yasayı onaylamayarak iade etmelerini talep etmiÅŸtim.[ii]
2004 Yılında daha Türk Telekom ÖzelleÅŸtirmesi gerçekleÅŸmeden, o tarihte Genel Sekreteri olduÄŸum BaÅŸkent İktisatçılar DerneÄŸi adına hazırladığım “Satılan Türk Telekom’un T’si mi? Türkiyenin T’si mi?” İsimli sunumda Türk Telekom’un karının ve ödeyeceÄŸi kurumlar vergisi miktarının azalacağını, iletiÅŸimde herhangi bir ucuzlama olmayacağını, toplu iÅŸten çıkarmaların yaÅŸanacağını, Türk Telekom’u alan firmanın Kurumlar Vergisini daha az ödemek için her yolu deneyeceÄŸini ifade etmiÅŸtim.[iii][iv]
ÖzelleÅŸtirmeden Sonra Telekomcular DerneÄŸi adına hazırladığım ve 2010 yılında yayınladığım “Türk Telekom ÖzelleÅŸtirmesi-Bir Talanın Hikayesi” isimli çalışmamda da, Türk Telekom’un ileriki yıllarda zarar edeceÄŸini, ödeyeceÄŸi kurumlar vergisi miktarının azalacağını gerekçelerini de belirterek açıklamıştım[v]
Türk Telekom Grubu 2016 yılında zarar ederek, bu öngörülerimi haklı çıkardı…
Türk Telekom –hantal- bir kamu ÅŸirketi olduÄŸu 1995-2005 yılları arasında, sürekli artan bir kâr trendinde iken, özelleÅŸtikten sonra kârı ve ödediÄŸi kurumlar vergisi sürekli neden azaldı ve 2016 yılında da neden zarar etti… Olayı daha iyi kavramak için, isterseniz Türk Telekom’un 1997-2017 yılları arasındaki, vergi öncesi kar, kurumlar vergisi ve net kar miktarlarına bir göz atalım[vi];
Yıllar
|
Vergi Öncesi Kar (+000)
|
Kurumlar
Vergisi (+000)
|
Net Kar-Zarar +000
|
1997
|
217078
|
94.710
|
122.358
|
1998
|
526196
|
230.540
|
296.259
|
1999
|
446495
|
148.975
|
297.864
|
2000
|
446975
|
149.671
|
292.303
|
2001
|
1.650.528
|
450.575
|
1.096.429
|
2002
|
1.774.752
|
536.376
|
1.141.447
|
2003
|
2.849.016
|
900.216
|
2.710.130
|
2004
|
3.662.502
|
1.146.127
|
2.516.375
|
2005
|
2.528.774
|
1.323.838
|
1.762.408
|
2006
|
2.308.323
|
744.040
|
2.208.349
|
2007
|
3.001.442
|
820.800
|
2.508.197
|
2008
|
2.136.144
|
641.600
|
1.752.212
|
2009
|
2.359.967
|
731.151
|
1.831.730
|
2010
|
3.127.006
|
767.272
|
2.450.857
|
2011
|
2.609.099
|
718.629
|
1.899.526
|
2012
|
3.366.402
|
757.070
|
2.593.130
|
2013
|
1.706.583
|
327.530
|
1.267.098
|
2014
|
2.575.881
|
696.720
|
1.968.968
|
2015
|
1.261.281
|
326.777
|
862.850
|
2016
|
-396.561
|
395.175
|
-724.340
|
Yukarıdaki tablonun, 1997-2004 dönemindeki BaÅŸbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu Raporları ve 2006-2016 yılları arasındaTürk Telekom’un KAP’a bildirdiÄŸi finansal raporlarla birlikte incelenmesinden de anlaşılacağı üzere;
1) 1997-1999 rakamları yalnızca Türk Telekom’un verileri iken, 2000 sonrası veriler konsolidedir. 2006 Sonrasında da Türk Telekom ve diÄŸer ÅŸirketlerin (Avea -Payı Oranında- TTNet, Assist, İnnova vb.) konsolide rakamları yer almaktadır. Her ÅŸirket ayrı vergi mükellefi olduÄŸu için, Türk Telekom grubu konsolide bilançosunda zarar etmesine karşılık, kâr eden ÅŸirketleri nedeniyle kurumlar vergisi ödemek durumunda kalmaktadır.
2) Türk Telekom kurulduÄŸu 1995 yılından bu yana ilk kez 2016 yılında zarar etmiÅŸtir.
3) Türk Telekom bir kamu ÅŸirketi iken kârı ve ödediÄŸi kurumlar vergisi, yıllar itibariyle genelde yükselen bir seyir izlerken, özelleÅŸtirme sonrası deÄŸiÅŸken olmakla birlikte genelde düÅŸen bir seyir izlemiÅŸtir.
4) Türk Telekom kamu tarafından yönetildiÄŸi dönemde BaÅŸbakanlık Yüksek Denetleme Kurulunun hazırladığı raporlar incelendiÄŸinde kâr rakamlarındaki deÄŸiÅŸimin nedenlerini anlamak mümkün olmaktadır.
ÖrneÄŸin 2001’de net kârdaki artışın nedenleri araÅŸtırıldığında;
- Bayilerin devreye sokulması, pazarlama ve tahsilat maliyetlerinin düÅŸmesi,
- GSM firmaları ile yapılan ara baÄŸlantı anlaÅŸmasının EMO tarafından idare mahkemesine götürülmesi ve idare mahkemesinin kararıyla Türk Telekom aleyhine olan bozukluÄŸun düzeltilmesi sonucu 2001 ve müteakip yıllarda GSM firmalarından tahsil edilemeyen ara baÄŸlantı ücretlerinin akacak kayıtlanmasıı,
-Tarifelerde yapılan düzenleme,
Bu artışın temel nedenleri olarak karşımıza çıkmaktadır.
Keza 2003 ve 2004 yıllarındaki kârdaki artışın nedenlerinin ise;
-1995-2000 yılları arasında GSM firmalarına fazla ödenen ara baÄŸlantı bedellerinin, GSM firmalarından tahsil edilmesi,
- ADSL altyapı ihalesinin tamamlanması sonucu, ADSL’in yaygınlaÅŸması ve dolayısıyla internet gelirlerinin artması,
Olarak sıralamak mümkün olmaktadır.
5) Türk Telekom’un özelleÅŸtirmesi sonrası, özelleÅŸtirmenin bir sonucu olarak personel giderlerinin azalması ve özelleÅŸtirme nedeni ile ÅŸirketin daha iyi yönetileceÄŸi varsayımından hareket edildiÄŸinde, kârın daha fazla artması gerekirken, ÅŸirketin kârında bir artış olmadığı gibi oransal bir azalma ve 2016’da da zarar görülmektedir. Åžirketin KAP’a gönderdiÄŸi finansal tablolardan kardaki azalmanın nedenlerini net olarak anlamak mümkün olmamaktadır.
6- 2016 Yılında oluÅŸan Grup Zararında Avea'nın yüksek zararının, önemli payı vardır. Avea'nın 4,5 G için ödediÄŸi ihale bedeli ve yatırımlar zararda etken olmuÅŸtur. Ama bu hususun Türk Telekom'un basın bülteninde belirtilmemesi kurumsal iletiÅŸim açısından önemli eksikliktir.
Bütün bunların yanında Türk Telekom özelleÅŸtikten sonra, 21.06.2006 Tarih ve 5520 (26205 Sayılı R.G.) Sayılı Kanunla Kurumlar Vergisi oranı %30’dan %20’ye düÅŸürülmüÅŸtür. Dolayısıyla yukarıda verilen net kâr tablosu gerçeÄŸi tam olarak yansıtmamaktadır.
Kurumlar Vergisi oranları düÅŸürülmeseydi Türk Telekom ne kadar kurumlar vergisi ödeyecekti, bir de buna bakalım;
Yıllar
|
Kurumlar Vergisi (+000)
|
20%
|
30%
|
Fark
|
2006
|
744.040
|
1.116.060
|
372.020
|
2007
|
820.800
|
1.231.200
|
410.400
|
2008
|
641.600
|
962.400
|
320.800
|
2009
|
731.151
|
1.096.727
|
365.576
|
2010
|
767.272
|
1.150.908
|
383.636
|
2011
|
718.629
|
1.077.944
|
359.315
|
2012
|
757.070
|
1.135.605
|
378.535
|
2013
|
327.530
|
491.295
|
163.765
|
2014
|
696.720
|
1.045.080
|
348.360
|
2015
|
326.777
|
490.166
|
163.389
|
2016
|
395.175
|
592.763
|
197.588
|
|
6.926.764
|
10.390.146
|
3.463.382
|
Kurumlar Vergisi oranlarının düÅŸürülmesi ile Türk Telekom’a 2006-2016 döneminde 3,5 milyar TL’lik bir avantaj saÄŸlanmıştır.
Kurumlar Vergisi oranları deÄŸiÅŸmeseydi 2006 Sonrası Türk Telekom’un net kârı daha da azalacaktı. 2016 Yılı Zararı da 921 Milyon olacaktı…
Öte yandan, Türk Telekom özelleÅŸmeden önce, 2000, 2002, 2003 ve 2004 yıllarında en fazla Kurumlar Vergisi ödeyen ÅŸirketti, (2001 yılında dövizdeki olaÄŸanüstü artış nedeniyle birinci olan Merkez Bankasının ardından 2. olmuÅŸtur.). ÖzelleÅŸme sonrası ise Türk Telekom’un kurumlar Vergisi sıralamasındaki yeri sürekli gerilemiÅŸtir. Son yıllarda ilk ona dahi girememektedir.
Türk Telekom 2016 yılı Finansal Tabloları ile olarak yaptığı basın açıklamasında, “Türk lirasının (TL) dolar ve avro karşısında 2016 yılında yaÅŸadığı deÄŸer kaybı ve kur zararları net kar yaratımına olumsuz yansısa da Türk Telekom operasyonel olarak baÅŸarılı bir yılı geride bıraktı….” Denilerek, 2016 yılı zararına gerekçe olarak döviz kurundaki yükseliÅŸ gösterilmiÅŸtir[vii].
Kur yükseliÅŸi tek başına zararın gerekçesi olabilir mi? 2000 Yılından itibaren, yılsonlarındaki dolar kuru, finansal borçlar ve net kar rakamlarına bakalım;
Türk Telekomda Kâr-Zarar-Borç-Kur İliÅŸkisi
|
Yıllar
|
Net Kar-Zarar
|
Finansal Borçlar
|
Yıl sonu Dolar Kuru
|
Dolar Kurundaki DeÄŸiÅŸim
|
2000
|
292.303
|
0
|
0,675
|
|
2001
|
1.096.429
|
0
|
1,446
|
114,22
|
2002
|
1.141.447
|
0
|
1,642
|
13,55
|
2003
|
2.710.130
|
0
|
1,402
|
-14,62
|
2004
|
2.516.375
|
0
|
1,348
|
-3,85
|
2005
|
1.762.408
|
0
|
1,349
|
0,07
|
2006
|
2.208.349
|
2.787.228
|
1,419
|
5,19
|
2007
|
2.508.197
|
2.052.768
|
1,170
|
-17,55
|
2008
|
1.752.212
|
3.408.482
|
1,519
|
29,83
|
2009
|
1.831.730
|
3.932.147
|
1,513
|
-0,39
|
2010
|
2.450.857
|
4.164.035
|
1,559
|
3,04
|
2011
|
1.899.526
|
5.310.362
|
1,446
|
-7,25
|
2012
|
2.593.130
|
6.010.044
|
1,791
|
23,86
|
2013
|
1.267.098
|
8.306.379
|
2,138
|
19,37
|
2014
|
1.968.968
|
6.558.167
|
2,323
|
8,65
|
2015
|
862.850
|
8.906.437
|
2,912
|
25,36
|
2016
|
-724.340
|
11.539.249
|
3,538
|
21,50
|
2016 yılı sonunda dolar kuru, 2015 yıl sonuna göre %21,50 artmıştır. Buna karşılık 2001 yıl sonunda dolar kuru 2000 yılı sonuna göre %114 artmasına karşılık, kârı da 2000 yılına göre 3 kat bir artış göstermiÅŸtir.
Demek ki, yalnızca kurdaki artış Türk Telekom gibi bir firmanın zarar etmesi için tek başına bir neden olamazmış. Ama Türk Telekom gibi, dövize dayalı borcunuz çok yüksek rakamlara ulaşırsa, dövizdeki yükselmeler nedeni ile zararlı çıkmanız tabii ki mümkün.
Yukarıdaki tablonun incelenmesinden de anlaşılacağı üzere, Türk Telekom’un özelleÅŸtiÄŸi tarihe kadar, gerek döviz cinsinden, gerekse TL cinsinden finansal borcu olmamasına karşılık, özelleÅŸtirmeyi müteakip döviz cinsinden finansal borçlanmaya baÅŸlamış ve bu borcu 2014 hariç her yıl artan bir seyir izlemiÅŸtir. Finansal tablolar daha ayrıntılı incelendiÄŸinde, finansal borçlar içinde uzun vadelilerin payı her yıl daha fazla artmaktadır. 2016’daki zararın oluÅŸmasında, Türk Telekom’un Finansal borçlarının 11,5 milyar TL’ye ulaÅŸmasının büyük payı olduÄŸu kabul edilebilir.
ÖzelleÅŸene kadar, sürekli nakit giriÅŸi nedeniyle borçlanma gereÄŸi duymayan, hatta nakit fazlasını Hazine’den talep geldikçe hazineye aktaran Türk Telekom neden borçlanma gereÄŸi duymuÅŸtur. Ve bu borcu nasıl olup da 3,3 milyar dolara ulaÅŸmıştır? Alınan bu borçlar nerede ve ne amaçla kullanılmıştır?
Türk Telekom’un finansal verilerini incelerken anlamakta zorladığım konulardan birisi de personel giderleri olmuÅŸtur.
AÅŸağıdaki tabloda, 2005’ten sonra Türk Telekom’un personel sayısı ve personel giderleri gösterilmiÅŸtir.
Yıllar
|
Personel Giderleri
|
Personel Sayısı
|
Ortalama Pers. Maliyeti
|
2005
|
1.728.670
|
51.737
|
33.412,64
|
2006
|
1.692.586
|
40.647
|
41.641,11
|
2007
|
1.823.820
|
40.098
|
45.484,06
|
2008
|
2.146.063
|
34.025
|
63.073,12
|
2009
|
1.980.031
|
34.086
|
58.089,27
|
2010
|
1.872.633
|
34.138
|
54.854,80
|
2011
|
2.068.258
|
34.886
|
59.286,19
|
2012
|
2.098.885
|
37.524
|
55.934,47
|
2013
|
2.193.345
|
34.441
|
63.684,13
|
2014
|
2.482.739
|
34.389
|
72.195,73
|
2015
|
2.491.887
|
34.147
|
72.975,28
|
2016
|
2.787.001
|
33.224
|
83.885,17
|
Maliye Bakanı Mehmet ÅžimÅŸek’in 2013 yılı Mayıs ayında, bir soru önergesine verdiÄŸi cevapta; “Türk Telekom’da çalışan personel 2005 itibariyle 51 bin 737 iken, çalışan sayısı 27 bin 570 kiÅŸi azalarak 2012 sonu itibariyle 24 bin 167’ye indi.” Diyordu. Detaylara bakıldığında, 2012 sonu itibariyle özelleÅŸtirme sürecinde tanınan yasal haktan yararlanan 18 bin 730 kiÅŸi kendi istekleriyle(!) baÅŸka kamu kurum ve kuruluÅŸlarına nakledildi. 20 bin personel ise emeklilik, iÅŸ akdinin sonra ermesi, iÅŸveren tarafından fesih gibi nedenlerle toplam yaklaşık 39 bin çalışan Türk Telekom’dan ayrıldı[viii].
Maliye Bakanının soru önergesine verdiÄŸi cevapta 2012 Sonu İtibariyle Türk Telekom’da 24 bin 167 kiÅŸi çalıştığı belirtilmesine karşılık, Türk Telekom’un açıkladığı rakamlarda 2012 sonu itibariyle 37.524 kiÅŸinin çalıştığı anlaşılmaktadır. Aradaki farkın, Maliye Bakanının yalnızca Türk Telekom çalışanlarının sayısını bildirmesine karşılık, Türk Telekom’un finansal tablolarında konsolide rakamların gösterilmesinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Türk Telekom’un personel sayısı ve personel giderleri incelenirken, yıldan yıla farklılık göstermekle birlikte 2010-2016 döneminde 8.000-11.000 kiÅŸinin Assitt’te asgari ücret veya asgari ücretin biraz üzerinde ücretle çalıştığını, Türk Telekom’a özelleÅŸmeden sonra Teknisyen ve Tekniker olarak iÅŸe baÅŸlatılanların da eski personele nazaran çok daha düÅŸük ücretle istihdam edildiÄŸini gözetmek gerekir.
Bu tablolar incelendiÄŸinde; Türk Telekom Kamu’da iken kiÅŸi başı 33.412 TL olan personel ortalama maliyetinin, özelleÅŸtirme sonrası sürekli artış gösterdiÄŸi, artış oranının enflasyon oranının da, toplu sözleÅŸme artış oranlarının da üzerinde olduÄŸu nihayet 2016’da 83.885,17 TL’ye yükseldiÄŸi görülmektedir.
Yeni alınan personelde ve Assist’te uygulanan düÅŸük ücret politikasına, gruptaki personel sayısının sürekli azalmasına raÄŸmen, gerek personel giderlerinin gerekse personel başına ortalama maliyetin sürekli artmasının nedeni; toplu sözleÅŸme kapsamının dışındaki yöneticilere –özellikle üst yöneticilere- ve hiçbir iÅŸ yapmadan maaÅŸ alan ve çoÄŸu görevden alınan yöneticilerden oluÅŸan müÅŸavirlere yüksek ücret ödenmesi ile izah edilebilir…
ÖzelleÅŸmeden sonra Türk Telekom yönetimi kar etmek için, ürün geliÅŸtirme, satış kanallarının çeÅŸitlendirilmesi, hizmet kalitesinin artırılması, çalışanların kurumsal baÄŸlılığının güçlendirilmesi, müÅŸteri memnuniyetinin yükseltilmesi, gereksiz harcamalar önlenmesi, kaliteyi ve verimliliÄŸi öne çıkaran bir insan kaynakları politikası uygulanması gibi yöntemleri kullanmak yerine, personel sayısını azaltmayı kâr etmek için tek yol olarak görmüÅŸtür.
Ancak personel azaltması hep sahada çalışanlar arasında yapılmış, buna karşılık yönetim kadroları ÅŸiÅŸirildikçe ÅŸiÅŸirilmiÅŸ, özelleÅŸmeden önce 4 olan Genel Müdür Yardımcısı sayısı 10’a ulaÅŸmış, 20 olan daire baÅŸkanı (direktör) sayısı 100’ü geçmiÅŸ, tabir caizse piramit tersine dönmüÅŸ, genel müdürlükte uygulamayı, sahayı bilmeyen, kurumsal hafızası olmayan, genellikle telekomünikasyon veya biliÅŸimle ilgisi olmayan firmalardan transfer edilmiÅŸ konunun uzmanı olmayan kiÅŸilerle Genel Müdürlük birimleri ÅŸiÅŸirilmiÅŸ, eski-yeni, merkez-taÅŸra iletiÅŸimsizliÄŸi had safhaya ulaÅŸmıştır.
Bütün bunların üzerine, sahadaki personel sayısı azaltılınca kâr artmamış ama personel kalitesi düÅŸmüÅŸ, arızalara müdahale süresi uzamış, müÅŸteri memnuniyetsizliÄŸi artmış bu da kârdaki azalma ve nihayet zarar olarak bilançolara yansımıştır.
[vi]Bu yazıdaki tablolarda yer alan, 1997-2006 arasındaki rakamlar BaÅŸbakanlık Yüksek Denetleme Kurulunun düzenlediÄŸi yıllık raporlardan, 2006-2016 yılları rakamları da, Türk Telekom tarafından Sermaye Piyasası Kanunu gereÄŸince Kamuoyu Aydınlatma Platform’na (KAP) bildirdiÄŸi ve kendi internet sitesinde de yayımladığı Mali ve Finansal Tablolardan alınmıştır. Tabloların gerçek rakamları için 000 ilave edilmelidir.
|