Bundan 72 yıl önce 9.Mart.1945 günü Ä°stiklal Savaşımızın ve HaberleÅŸme tarihimizin unutulmaz isimlerinden Telgrafçı Hamdi Bey’i, Hamdi Martonatı’yı kaybettik..
16 Mart 1920 günü, Ä°ngiliz zırhlısından çıkan silahlı Ä°ngiliz birlikleri Harbiye Bakanlığını bastı. Ä°ngiliz askerleri, Beyazıt'daki Åžehzadebaşı Direklerarası'nda bulunan Kafkas Tümeni'ne baÄŸlı birliÄŸin karargâh ve mızıka erlerinin kaldığı koÄŸuÅŸu sabah 05.45'de bastı. KoÄŸuÅŸta uyuyan erlere ateÅŸ açarak 6'sının ölümüne ve 10'unun yaralanmasına sebep olan olayı Telgrafçı Hamdi Bey Ankara'ya Mustafa Kemal PaÅŸa'ya ÅŸu ÅŸekilde bildirdi;
“Mustafa Kemal PaÅŸa Hazretleri'ne özeldir. Bu sabah Åžehzadebaşı’ndaki Mızıka Karakolu’nu Ä°ngilizler bastı. Oradaki askerlerle çarpışarak neticede ÅŸimdi Ä°stanbul’u iÅŸgal altına alıyorlar. Bilgi için arz olunur. Manastırlı Hamdi. ”
Zaman zaman ara vererek iÅŸgali naklen Ankara’ya ve Mustafa Kemal PaÅŸa’ya bildirmiÅŸtir. Hayatı pahasına büyük bir fedakârlıkla, telgrafhanenin de basılmasına kadar iÅŸgal ile ilgili edindiÄŸi her türlü ayrıntıyı bildirmeye çalışmıştır. Mustafa Kemal Atatürk, Telgrafçı Hamdi Bey'in fedakârlığının önemini 1927 yılında okuduÄŸu Nutuk'ta anlatmış ve kendisini onurlandırmıştı.
“Bu hamiyetli ve cesur Manastırlı Hamdi Efendi olmasaydı Ä°stanbul’da geçen bu acı olayları öÄŸrenmek için, kim bilir ne zamana kadar bekleyip duracaktık. Ä°stanbul’da bulunan nazır, milletvekili, komutan ve teÅŸkilatımız adamları içinden, bir kiÅŸinin çıkıp da, zamanında bize haber vermeyi düÅŸünememiÅŸ olduÄŸu anlaşılıyor. Demek ki hepsini heyecan ve çarpıntı kaplamıştı. Bir ucu Ankara’da bulunan telin Ä°stanbul’da bulunan ucuna yanaÅŸamayacak kadar ÅŸaÅŸkın bir duruma gelmiÅŸ oldukları yargısına varmak, bilmem ki doÄŸru olur mu? Telgraf memuru Hamdi Efendi sonradan Ankara’ya gelerek karargâhımız telgraf memurluÄŸu yapmıştır. Kendisine borçlu olduÄŸum teÅŸekkürü, burada açıkça söylemeyi millî ve vatan görevlerinden sayarım.” Nutuk, Mustafa Kemal Atatürk
Soyadı kanunu çıktıktan sonra Atatürk, Ä°stanbul’un iÅŸgali sırasında gösterdiÄŸi yararlılığın hatırasına Manastırlı Hamdi Bey’e, ‘Martonaltı’ soyadını vermiÅŸtir.
Milli Mücadele’nin cesur telgrafçılardan, Ä°stiklal Madalyası ile onurlandırılmış Manastırlı Ahmet Hamdi Martonaltı 9 Aralık 1945 günü Konya’da vefat etmiÅŸtir. Mezarı Konya’dadır.
Manastırlı Hamdi;
Emperyalizme baÅŸkaldıran Türk'ün unutulmaz isimlerinden birisidir.
Haberleşmede Bağımsızlığın bayraklaşan ismidir...
Muhaberesiz Muharebe Olmayacağını anlatan bir semboldür...
Bu Onaltı Mart’ta da onu rahmet ve minnetle anıyoruz..
Diliyoruz ki;
PTT’ciler ve Telekomcular baÅŸta olmak üzere, Büyük Türk Milletinin hiçbir ferdi, Türk HaberleÅŸmesinin unutulmaz isimleri Manastırlı Hamdi’yi, Tahsin Pere’yi, Osman Bedra Hanım’ı, Telgrafçı Mustafa Efendi’yi, görevlerini yaparken terörün hedefi olarak ÅŸehit olan PTT’cileri/Telekomcuları unutmasın…
BaÅŸbakanımız Sayın Binali Yıldırım; “Türk Telekom benim adımı taşıyan üç okul yaptırdı. TeÅŸekkür ederim. Ancak; bir telekomünikasyon ÅŸirketinin, yaptırdığı okula, sektörle ilgili kararlarda birinci derecede yetkili olan birisinin adını vermesi etik deÄŸil. EÄŸer Türk Telekom yaptırdığı okullara isim vermek istiyorsa, sektörün kahramanlarının, öncülerinin ve ÅŸehitlerinin ismini versin” diyebilsin…
Sektörün Dev Åžirketleri ve PTT; meslek büyüklerimizin ve ÅŸehitlerimizin isimlerini kurdukları tesislere versinler, onların unutulmazlığına katkıda bulunsunlar…
Telekomcular DerneÄŸi olarak, vefatının 72. Yıldönümünde Manastırlı Hamdi Efendi'yi Åžükran, Minnet ve Rahmetle anıyoruz...
Mekanı Cennet olsun...
Kaynak: Fazlı Köksal Posta ve Telekomünikasyon Tarihinden portreler. Akıl ve Fikir Yayınları- Ä°stanbul-2016
|